II. Selim (Sarı Selim)
Sarı Sultân Selim diye de bilinen II. Selim 1566’da babasının
vefâtından 23 gün sonra İstanbul’a gelerek Osmanlı tahtına
oturmuştur. Daha sonra da bizzat Belgrad’a gelerek ordunun huzurunda
da cülûs merâsimini tekrarlamıştır. Yeniçeri teşkilâtı cülûs
bahşişinden dolayı ilk defa bu Padişah’a baş kaldırma belirtileri
göstermiştir.
II. Selim, diğer Osmanlı Sultânlarına benzemeyen ve hem dirâyette ve
hem ilim irfânda onların seviyesine çıkamayan bir şahsiyete
sahiptir. Ordunun başında hiç bir sefere çıkmamıştır. Daha evvel
Karaman Eyâletinin Paşa Sancağı olan Konya’da, Manisa’da ve
Kütahya’da sancakbeyliği yapmış ve 42 yaşındayken Padişah olmuştu.
Sokullu Mehmed Paşa da olmasaydı, devleti bu sekiz sene içerisinde
belki aynı huzurla idare edemezdi. Ancak Kanuni Sultân Süleyman’ın
dirâyetli Vezir-i A‘zamı Sokullu Mehmed Paşa, II. Selim yerine
devleti idare ediyordu.
II. Selim devrinde patlak veren hadiselerden birincisi Yemen
Meselesi idi. Kanunî devrinde iki beylerbeyilik haline getirilen
Yemen’de zayıflayan Osmanlı idaresine karşı, Zeyd bin Ali neslinden
gelen Topal Mutahhar isyan etti ve San‘a ile Te‘az taraflarına hâkim
olan Murâd Paşa’yı mağlûb ederek katl eyledi. Bunun üzerine Yemen
Eyâleti tek eyâlet haline getirilerek 975 Zilhicce/1568 Haziran
tarihinde Haleb Beylerbeyi Özdemiroğlu Osman Paşa Beylerbeyiliğe
getirildi ve buradaki isyanı bastırdı. Sokullu tarafından Yemen
Serdârı olarak gönderilen Sinan Paşa’nın gayretleri de eklenince,
Yemen, uzun süre Osmanlı hâkimiyeti altına girdi.
Aynı yıl Kurdoğlu Hızır Reis de Endenozya’ya sefer düzenlemişti. Bu
arada 1569 yılında Astırhan’a ve Ruslara karşı sefer düzenlendiyse
de, Kale Ruslardan alınamadı.
Bu arada 978/1570 tarihinde Kıbrıs Adası Venediklilerin elinden
alındı ve bir Hıristiyan Krallığa da son verilmiş oldu. Kıbrıs
Müslüman Türklerin eline geçti.
II. Selim devrinde Osmanlı ordusu ilk defa İnebahtı’da Hıristiyan
deniz donanması karşısında mağlûbiyete uğradı. 7.10.1571 tarihinde
meydana gelen İnebahtı bozgunu, maalesef Avrupalıların gözünde
yenilmez ordu diye bilinen Osmanlı Ordusunun bu vasfını bozdu. Ancak
İnebahtı’da kaybedilen Osmanlı Donanması kısa bir zaman içerisinde
yeniden inşâ olundu. Bu arada Osmanlı ordularının desteğini alan
Kırım Hânı Giray Hân’ın 24.5.1571 tarihinde Moskova’yı alacak kadar
Rusları perişan ettiklerini burada kaydetmemiz gerekmektedir.
II. Selim devrinin parlak fetihlerinden biri de 1574 tarihinde
Tunus’un kesin olarak Osmanlı topraklarına katılmasıdır. Bunun
dışında II. Selim devri, fetihler ve zaferler devresi olmaktan
ziyâde sulh ve mu‘âhedeler devresi olmuştur.
II. Selim, sekiz senelik saltanatından sonra 50 küsur yaşında
Saray’da 18 Şaban 982/1574 tarihinde vefât etmiştir.
Şunu önemli ifâde edelim ki, Osmanlı Devleti’nin duraklama devresi,
Kanunî’nin oğlu Şehzâde Mustafa’yı bir kısım müzevvirlerin
iftirasıyla idama mahkûm ettirmesiyle başlar ve II. Selim devrini
aslında bir duraklama devri saymak mümkündür. Zira bizzat ordusunun
başında mücâhid fî sebîlillah bir Padişah yerine, Sarayından
dışarıya çıkmayan ve sadece tenezzüh için Edirne ve benzeri yerlere
giden bir Padişah anlayışı hâkim olmaya başlamıştır. Nitekim çok
sevdiği Edirne’de Selimiye Camiini inşâ ettirmiştir.
Onun zamanında hizmet ifa eden Sadrazamlar arasında, devleti asıl
yürüten insan diye bilinen Sokullu Mehmed Paşa, Lala Mustafa Paşa ve
Özdemiroğlu Osman Paşa’yı; diğer devlet adamları meyânında Piyale
Paşa, Koca Nişancı Celal-zâde Mustafa Çelebi ve Feridun Ahmed Bey’i
ve ilim adamları arasında ise Şeyhülislâm Ebüssuud Efendi, Dede
Cöngî Efendi, Kınalı-zâde Ali Efendi ve İmam Muhammed Birgivî’yi
zikredebiliriz.
ZEVCELERİ: 1- Nurbânû Sultân; III. Murad’ın annesi ve İtalyan asıllı
bir câriyedir. ÇOCUKLARI: 1- Sultân Murad III. 2- İsmihân Sultân.
3-Şehzâde Mehmed. 4-Şehzâde Ali. 5-Şehzâde Süleyman. 6-Şehzâde
Mustafa. 7-Şehzâde Cihangir. 8-Şehzâde Abdullah. 9-Şehzâde Osman.
10- Gevherhân Sultân. 11-Şah Sultân. 12- Fatma Sultân .